sanal kumar, bahis, şans, talih oyunları ceza davaları
Maddesinde[676] astlarına hak edilmemiş disiplin cezası vermek suç olarak düzenlenmiş ve yaptırıma bağlanmış olmakla birlikte, ceza yargısı tarafından yapılacak bu denetim 353 sayılı Kanunun 95. Maddesi gereği komutanın soruşturma emri vermesine bağlı bulunduğundan etkili ve yeterli bir denetim değildir. TSK personelinin terfi, nitelikli görevlere atanma, yurt dışı görevlere, kurslara seçilme, kurmay subay olma gibi konularda disiplin cezalarının çok büyük etkisi bulunmaktadır. Ancak Aşağıda da ayrıntılı şekilde açıklanacağı üzere disiplin amirleri tarafından verilen disiplin cezaları yargı denetimi dışında tutulduğundan bu cezaların yargısal denetimi ancak “yokluk” hali ile sınırlı olarak yapılmaktadır. Sanal kumar, Rokubetbetcasino, şans ve talih oyunları olarak tabir edilen oyunlar internet web https://sweetRokubetbet.life, sosyal medya uygulamaları, android ve ios cep telefonu aracılığıyla oynatılabilmektedir. Kimlik tespiti gerektirmediğinden anonim olarak yapılabilen bu tür işlemlerle ilgili olarak bazı miktar sınırlamaları mevcuttur.
Bu sürelere uyulmadan yapılan başvurular, hukuki sonuç doğurmazlar[425]. Kurullarda raportörün açıklamaları dinlendikten sonra işin görüşülmesine başlanır. Konunun aydınlandığı ve görüşmelerin yeterli olduğu sonucuna varılmasından sonra oylamaya geçilir. Kurullarda açık oylama usulüyle ve oyçokluğuyla karar verilir. Başkan oyunu en son kullanır ve oylamada eşitlik halinde başkanın bulunduğu tarafın oyu üstün sayılır. Başkan tarafından açıklanan kararın özeti üyeler tarafından imzalanan bir tutanakla tespit edilir (DY m.13). Soruşturmanın amacı, disiplin suçu teşkil ettiği ileri sürülen fiile ve bu fiili işleyen faile ilişkin her türlü fiili ve hukuki araştırmayı yaparak ilgililerin sorumluluklarını belirlemektir[353]. Bu belirlemeyi yapabilmek için, soruşturmacının başta kendisine suçlama yöneltilen kişinin savunmasını almak üzere, işin niteliğine göre her türlü bilgi ve belgeleri incelemesi, tanıkları dinlemesi, keşif yapması ve gerekiyorsa bilirkişi incelemesi yaptırması gerekmektedir[354]. Yukarıda da belirtildiği gibi, 657 SK’nun “disiplin” bölümü içinde yer alan çeşitli hükümlerinde soruşturmadan ve soruşturmacıdan söz edilmektedir. Fakat soruşturmacı atanması, soruşturmacının nitelikleri, soruşturmanın yürütülme biçimi gibi hususları açıkça düzenleyen kurallar bulunmadığından, bu faaliyetlerin bir kısmı idari teamüllere göre, bir kısmı ise zaman içinde oluşan yargısal içtihatlara göre yürütülmektedir. Disiplin amiri, aynı zamanda birliğinin disiplininden de sorumludur. Bu yüzden disiplinsizlik nedeniyle ceza vermese bile söz konusu kişiyi ikaz edebilir.
- TNT Hizmetlerin tamamı veya bir kısmı için alt sözleşme yapma hakkını saklı tutar.
- Maddesinde ise idarenin hiçbir eylem ve işleminin yargı denetimi dışında bırakılamayacağı esası getirilmiştir.
İşçi niteliği taşımayan kamu görevlilerinin bu alandaki haklarının kapsam, istisna ve sınırları gördükleri hizmetin niteliğine uygun olarak kanunla düzenlenir. – Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz; kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez. Yakalanan veya tutuklanan kişilere, yakalama veya tutuklama sebepleri ve haklarındaki iddialar herhalde yazılı ve bunun hemen mümkün olmaması halinde sözlü olarak derhal, toplu suçlarda en geç hâkim huzuruna çıkarılıncaya kadar bildirilir. Bakanlar Kurulu A. Kuruluş Madde 109 –Bakanlar Kurulu, Başbakan ve bakanlardan kurulur. Başbakan, Cumhurbaşkanınca, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri arasından atanır. Bakanlar, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri veya milletvekili seçilme yeterliğine sahip olanlar arasından Başbakanca seçilir ve Cumhurbaşkanınca atanır; gerektiğinde Başbakanın önerisi üzerine Cumhurbaşkanınca görevlerine son verilir.
Ödemede bulunana asıl yaprak koparılarak verilir, koçan kısmı ciltte bırakılır. Düzenleme sırasında hata yapılırsa, hatalı belge yaprağı ödemede bulunana verilmez. Asıl ve koçan yaprakların üzerine “İPTAL” ibaresi yazılıp her ikisi koparılmadan ciltte bırakılır. Alındı belgelerinden kaybolan veya çalınanlar bir tutanak ile tespit edilir ve en kısa sürede dernekler birimlerine bildirilir. Gerekli işlemlerin yapılması için durum, dernekler birimleri tarafından Cumhuriyet başsavcılıklarına intikal ettirilir. Sivil toplumla ilişkiler birimleri; basımevleri tarafından bildirilen alındı belgeleri ile ilgili bilgileri kontrol eder ve ilgili dernek ve basımevinin adını, alındı belgesi ciltlerinin adedini, başlangıç ve bitiş numaraları ile seri numaralarını Alındı Belgesi Ciltleri Takip Defterinin (EK- 18) bir satırına kaydeder.
Kararları idare tarafından yerine getirilmek zorundadır (1602 SK m.63)[683]. Bu haliyle AYİM’nin “mahkeme olma” koşulunu sağladığında tereddüt bulunmamaktadır. Genel idari yargıda olduğu gibi AYİM’in yargı yetkisi de idari işlem ve eylemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır; yerindelik denetimi yapılamaz. AYİM tarafından idari işlem ve eylem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı verilmesi mümkün değildir(m.21/2). Anayasa Mahkemesinin diğer bir kararında[674] “…Anayasa idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu ilkesini getirmiştir. Maddesinde tanımlaması yapılan Türkiye Cumhuriyetinin bir hukuk devleti oluşunun doğal ve zorunlu sonucu da budur…” denilmek suretiyle hukuk devletinin bir ilkesi olarak idarenin eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olması gerektiği belirtilmiştir. AİHM, üçüncü kez kopya çeken üniversite öğrencisinin okuldan çıkarılması ve başka yüksek öğretim kurumuna kabul edilmemesine ilişkin disiplin yaptırımın, eğitim hakkını ihlal etmediğini, Ek Protokolün 2. Maddesinde düzenlenen hakkın esasen ilköğrenimle ilgili olduğunu, kural olarak disiplin önlemlerinin bu maddeyi ihlal etmediğine karar vermiştir[653]. 211 sayılı İçHK’nun 43/I.maddesine göre, TSK mensuplarının siyasî mahiyette nutuk ve demeç vermeleri ve yazı yazmaları yasaktır. Kişi hak ve hürriyetini esas alan anayasalarda bunlara kısıtlama getiren tutuklama müessesesinin sınırları kesin surette tayin edilmiş ve sıkı bir denetime tabi tutulması öngörülmüştür.
Başvuruları reddederken, çıkarma işleminin başvurucunun dini inanç veya görüşleri, eşinin türbanı veya dini vecibelerini yerine getirmesi nedeniyle değil, askeri disiplin ve laiklik ilkesini ihlal eden tutum ve davranışlarından dolayı tesis edildiğini belirtmektedir[626]. Mahkeme’nin bu konudaki kararlarına, askerlik gibi sıkı kuralların hâkim olduğu kurumlara gönüllü olarak giren kişilerin, din ve vicdan özgürlüğüne getirilen kısıtlamalara katlanmakla yükümlü olduğu temel görüşü hâkimdir[627]. Sonuç itibarıyla, askeri disiplin cezalarından, meslekten çıkarma cezalarının bazıları (YAŞ Kararları hariç), ve kişi özgürlüğünü sınırlayan cezalar bakımından 6. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin altıncı maddesi ile Sözleşmeye taraf olan ülkelerin yargı süreçlerinde kişilerin sahip oldukları haklar ve yargılamanın hangi koşullar altında yapılması gerektiği belirtilmiş; diğer bir ifadeyle, kişilere yargılama sürecinde tanınan haklar güvence altına alınmıştır. Öte yandan, Sözleşmeye taraf olan ülkeler yargı sistemlerini Sözleşmenin gereklerini karşılayacak biçimde örgütleme yükümlülüğü altında olduklarından; adil yargılama ilkesi, sadece yargısal sürecin işleyişini belirlemekte kalmayıp, aynı zamanda yargının yapılanma şeklini de kapsamaktadır[578]. Askeri disiplin hukukunu düzenleyen normlara bakıldığında, işkence, kötü muamele, dayak, eziyet, hizmetçilikte kullanma, hakaret ve sövme eylemleri kimilerinin askeri suç kimilerinin ise disiplin suçu olarak düzenlendiği, bu tür suçların takibinin de şikayete bağlı olmaksızın yapıldığı görülmektedir.
Özel hayat alanına giren gizli kayıt ve dinlemeler yargı kararıyla bile elde edilmiş olsa kullanılmamalıdır. Balotaj Kurulu, Yönetim Kurulu tarafından kendisine gönderilen aday başvurularını 10 gün içinde gündeme alır. Uyarma; Cemiyet üyesinin Tüzük kuralları ile Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesindeki ilkelere uygun davranması gerektiğinin bildirilmesidir. Onur Kurulu, Yönetim Kurulu tarafından gönderilen disiplin soruşturmaları ile Cemiyet üyeleri arasında çıkacak mesleki anlaşmazlıklar, Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi ile meslek onur ve saygınlığına ve Tüzüğe aykırı tutum ve davranışları inceler ve durumu Yönetim Kuruluna bildirir. Denetim Kurulu en az iki üye ile görev yapar ve iki oyla karar verir.
Maddesinde yapılan değişiklikle Türk normlar hiyerarşisinde, Anayasa basamağı ile kanun basamağı arasında yeni bir basamak ilave edilmiştir. Bu basamak “temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası andlaşmalar” basamağıdır[482]. Böylece kanunlarla uluslararası andlaşmalar arasında bir hiyerarşi yaratılmıştır. Zira bir kanunla, bir uluslararası andlaşma çatıştığında, kanunun önceki veya sonraki tarihli olmasına bakılmaksızın uluslararası andlaşma esas alınacaktır. Bu uluslararası andlaşmaların, Türk normlar hiyerarşisinde kanun üstü bir değere, dolayısıyla işlevsel olarak Anayasal değere sahip olması anlamına gelir[483]. Ek-4 no’lu protokol ise 16 Eylül 1963 tarihinde imzaya açılmış, 02 Mayıs 1968 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Maddesinde hiç kimsenin borcundan dolayı özgürlüğünden yoksun bırakılamayacağı düzenlenerek bu hususta yasak getirilmiştir.
Kararda AİHM kararının kişisel olduğu, muhatabının da idari makamlar olduğu, AİHM kararına dayanılarak yargısal denetim yapılamayacağı belirtilmektedir. Halbuki oda hapsi cezasının kişi özgürlüğünü sınırlayan bir ceza olduğu sonucuna, sadece AİHM’nin yorumu ile değil, AsCK’nun 19., 21. İç hukukumuz oda ve göz hapsi cezalarını hürriyeti bağlayıcı ceza olarak kabul etmiştir. Maddesi gereği Sözleşmeye aykırı şekilde özgürlüğü sınırlanan kişilerin mahkemeye başvurma hakları bulunmaktadır. AYİM bu kararında adeta çatışmanın, iç hukuk normlarıyla AİHM’nin yorumu arasında olduğunu ve AİHM’nin yorumunun iç hukuk normlarını etkisiz kılamayacağını ifade etmektedir. Maddesini hiç dikkate almayarak hatalı bir sonuca ulaşmıştır.
Bu kişilerin sinema, kantin gibi sosyal tesislerden yararlanmasına izin verilmez. Ağır oda hapsi cezasında ise cezalılar hizmet göremez ve tek başlarına bir odada hapis tutulurlar. Türk hukukundaki oda hapsinden farkı, cezanın mutlaka tek başına çekilmesidir. TSK’da disiplinin sağlanması bakımından amirlere disiplin cezası verme yetkisi tanınmıştır. Disiplin cezaları olarak, uyarı, izinsizlik, aylık kesilmesi, göz hapsi, oda hapsi, rütbenin geri alınması ve sıra harici hizmet cezaları verilebilmektedir.